ne zaman; hayatında bazı şeyler çekilmez hale gelirse, ne zaman; yirmi dört saat kısa gelmeye başlarsa, o zaman; kavanoz ve iki fincan kahveyi hatırlayınız işte kavanoz ve iki fincan kahvenin hikayesi bir gün bir felsefe profesörü, elinde bazı malzemelerle derse gelir. ders başladığında; hiçbir şey söylemeden, önüne büyükçe kavanozunu alır. sonrada kavanozu ağzına kadar tenis topları ile doldurur. ardından öğrencilerine kavanozun dolup dolmadığını sorar bütün öğrenciler hep bir ağızdan dolduğunu söylerler. bunun üzerine; profesör önündeki kutulardan birinden aldığı çakıl
BARDAĞI BIRAKIN DÜŞSÜN

Profesör elinde içi dolu bir bardak tutarak dersine başladı.herkesin göreceği bir şekilde tutuyordu ve ardından sordu. "bu bardağın ağırlığı sizce ne kadardır?" -50gm!' ... '100gm!' ... '125gm'.. diye öğrenciler yanıtladı.-"bardağı tartmadıkça gerçekten ben de bilemem, " dedi profösör, "ama, benim sorum şu ki :"bu bardağı böyle birkaç dakikalığına tutsaydım ne olurdu?"-'hiçbir şey' diye yanıtladı öğrenciler.-"tamam peki 1 saat boyunca tutsaydım ne olurdu?" diye sordu profesör bu kez.-"kolunuz ağrımaya
İBRETLİK HİKAYE 1
allah dostu mübarek bir zatın hamama gitmesi gerekmektedir, gün boyu çalışmış ve üstü ve başı kir içinde hamamın kapısına gelir hamamcıya şöyle söyler -evladım içeriye girebilirmiyim? ?
hamamcıda şöyle bir cevap verir -amca bugün vezirler gelecek, hamam gün boyu kapalı uzun bir konuşma ve tartışmadan sonra, hamamcı, amcaya şöyle der -içeriye gir ve şu odada banyonu yap, sakına vezirlere görükme der! ! ! vezirler gelir banyolarını yapmaya başlarlar, sarayda dördüncü murat'ın aklına şöyle bir fikir gelirnormal vatandaş gibi giyinir ve hamama gider tabi
KARNE
Ben, karnenin sağ tarafını önemsiyorum. Çünkü orada senin insan yanın var ve ben seni iyi matematiğinle değil iyi insan yanınla seviyorum.
Karnenin sağ tarafını özenle dolduran bütün öğretmenlerin de ellerinden binlerce kere öpüyorum, çocukların insan yanını önemsiyor diye…
Karnenin sağ tarafını özenle dolduran bütün öğretmenlerin de ellerinden binlerce kere öpüyorum, çocukların insan yanını önemsiyor diye…
ÖN YARGI
Genç ve güzel kadın evleneli bir kaç ay olmuştu....Eşini çok çok sevmişti ve ondan bir bebek bekliyordu.Ancak o çok sevdiği eşini kötü bir kazada kaybetmiş,karnındaki bebeğiyle koca dünyada yapayalnız kalmıştı...
Uzaklarda bir köyde yalnız yaşıyordu...Bir gün ormandan geçerken yaralı acı içinde feryad eden adeta yardım dileyen bir gelincik gördü....Onu yanına evine aldı ve yaralarını sardı...Yalnızlığını artık onunla paylaşıyordu...Her ne kadar gelincik evcil bir hayvan olmasa da kadına alışmış uysallaşmıştı.Hatta kadının peşinden ayrılmıyor,gözlerinin içine bakıyordu....Kadında zamanını gelincikle ilgilenerek geçiriyordu...
BİR KIZI OLMALI İNSANIN
Canını emanet ettiğin, Elin Ayağın Gözün Kulağın Her şeyin.
BİR KIZI OLMALI İNSANIN. Bir hata yaptığında, gözlerinin içine baktığın, bakar bakmaz masumiyetiyle saniyeler içinde eridiğin, Vefasına taptığın. BİR KIZI OLMALI İNSANIN.
Evinde babasına,annesine karşı nazlı niyazlı, Sokakta cadılığından ve hışmından korktuğun.
BİR KIZI OLMALI İNSANIN. Bir hata yaptığında, gözlerinin içine baktığın, bakar bakmaz masumiyetiyle saniyeler içinde eridiğin, Vefasına taptığın. BİR KIZI OLMALI İNSANIN.
Evinde babasına,annesine karşı nazlı niyazlı, Sokakta cadılığından ve hışmından korktuğun.
TAHTA AT HİKAYESİ
Bir gün iki çocuklu bir aile gezintiye çıkarlar. Çocuklardan biri yorulur ve babasının kendisini kucağına almasını ister. Baba da yorgun olduğunu söyler. Çocuk ağlamaya baslar. Baba bir tek kelime söylemeden ağaçtan bir dal keser, dalı bıçakla düzeltir ve oğluna verir.
- "Al oğlum sana güzel bir at" der.
Çocuk sevinçle ata biner ve sıçrayarak, ata vurarak evin yolunu tutar. Baba gülerek kızına döner ve :
- "İşte hayat budur kızım. Bazen zihnen veya bedenen kendini çok yorgun hissedeceksin. İşte o zaman kendine değnekten bir at bul ve neşe ile yoluna devam et. Bu at, bir arkadaş, bir şarkı, bir şiir, bir çiçek, bir çocuğun tebessümü olabilir" der.
- "Al oğlum sana güzel bir at" der.
Çocuk sevinçle ata biner ve sıçrayarak, ata vurarak evin yolunu tutar. Baba gülerek kızına döner ve :
- "İşte hayat budur kızım. Bazen zihnen veya bedenen kendini çok yorgun hissedeceksin. İşte o zaman kendine değnekten bir at bul ve neşe ile yoluna devam et. Bu at, bir arkadaş, bir şarkı, bir şiir, bir çiçek, bir çocuğun tebessümü olabilir" der.
MEVLANA’NIN 7 ÖĞÜDÜ
2. Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.
3. Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol.
4. Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.
5. Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol.
6. Hoşgörülükte deniz gibi ol.
7. Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.
MEVLANA SÖZLERİ
1) Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok. Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok.
2) Aşk, davaya benzer, cefa çekmek de şahide: Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki..
3) Sen diri oldukça ölü yıkayıcı seni yıkar mı hiç?
4) İsa’nın eşeğinden şeker esirgenmez ama eşek yaratılışı bakımından otu beğenir.
5) Dert, insanı yokluğa götüren rahvan attır
6) Ehil olmayanlara sabretmek ehil olanları parlatır.
7) Leş, bize göre rezildir ama, domuza, köpeğe şekerdir,helvadır.
8) Kuzgun, bağda kuzgunca bağırır. Ama bülbül, kuzgun bağırıyor diye güzelim sesini keser mi hiç?
9) Pisler, pisliklerini yapar ama sular da temizlemeye çalışır.
10) Dikenden gül bitiren, kışı da bahar haline döndürür. Selviyi hür bir halde yücelten, kederi de sevinç haline sokabilir.
ESMA ÜL HÜSNA SIRLARI
Er- RAHMÂN Bütün Yaratılmışlar hakkında hayır ve merhameti tercih eden günde 298 Dünya ve Ahirette Allah’ın sevgilisi olmak
Er- RAHÎM Çok merhamet eden, büyük nimetler veren. günde 258 Maddi ve Manevi Rızıklar
El- MELİK Bütün Kainatın Tek Sahibi ve mutlak hükümdarı. günde 90 Emir sahibi olmak, maddi ve manevi güçlü olmak
El- KUDDÛS Hatadan, gafletten, aczden ve her türlü eksiklikten pek uzak, pek temiz günde 170 Günahlardan kurtulmak ve kalp temizliği
HAYATTA BÖYLE DEĞİLMİ ?
Genc bir cift, yeni bir mahalledeki yeni evlerine tasinmislar. Sabah kahvalti yaparlarken, komsu da camasirlari asiyormus. Kadin kocasina ' Bak, camasirlari yeterince temiz degil, camasir yikamayi bilmiyor, belki de dogru sabunu kullanmiyor.' demis. Kocasi ona bakmis, hicbir sey soylememis, kahvaltisina devam etmis.
Kadin, komsusunun camasir astigini gordugu her sabah ayni yorumu yapmaya devam etmis.
BUNLARI BİLİYORMUYDUNUZ
Bir yılan 3 yıl uyuyabilir.
-Bal bozulmayan tek gıdadır.
-Ördeğin sesi yankı yapmaz.
-Denizyıldızları nın beyni yoktur.
–İnsan yılda en az 1460 rüya görür.
-İçtiğimiz sular 3 milyar yaşındadır.
-Bal bozulmayan tek gıdadır.
-Ördeğin sesi yankı yapmaz.
-Denizyıldızları nın beyni yoktur.
–İnsan yılda en az 1460 rüya görür.
-İçtiğimiz sular 3 milyar yaşındadır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)